🎤 Bekleyiş Bitti: Avenged Sevenfold Türkiye’de
- ozdegokbayrak
- 7 Haz
- 4 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 10 Haz

Bazı konserler vardır ki yalnızca bir müzik performansı olmanın ötesine geçer; yıllara yayılan birikimlerin, duyguların ve anıların canlı bir anıya dönüştüğü özel deneyimlere dönüşür. Avenged Sevenfold’un Türkiye’deki ilk konseri, işte böyle bir geceye sahne oldu. 25 yıllık kariyerlerinde ilk kez Türkiye’ye gelen grup, benim içinse 16 yıldır hayatımın her anına eşlik eden melodilerin ve duyguların somutlaştığı bir buluşmaydı. Bu konser, sadece bir hayalin gerçekleşmesi değil aynı zamanda müzikle kurulan en içten bağın sahnede vücut bulmasıydı.
❤️ Bir Dinleyicinin Gözünden: Kavuşma Öncesi Heyecan
Konser günü geldiğinde, içimde tarif etmesi zor bir heyecan vardı. Düşünsenize, on altı yıl boyunca her duygu yoğunluğunda, her kırgınlıkta, mutlulukta, yalnızlıkta ve coşkuda dönüp dolaşıp onların müziğine sığınmıştım. Bu şarkılarla büyüdüm, olgunlaştım, kendimi buldum. Avenged Sevenfold sadece bir grup değil, hayatımın arka fon müziğiydi. O gün Life Park’a adım attığımda kalbim yerinden çıkacak gibiydi. Uzun bekleyişin sonu gelmişti.

👀 Sahne Öncesi Mercek: Palaye Royale’ı İzlerken
Geceye Palaye Royale sahneyle merhaba dedi. "Ön grup" denip geçilemeyecek kadar karakteristik, teatral ve güçlü bir performans sundular. “For You”, "Mr. Doctor Man" ve "No Love in LA" şarkılarında seyirciyle aralarındaki bağ zirve yaptı. Kalabalık, daha ilk dakikalardan itibaren onlara aitmiş gibiydi. Kapanışı ise son derece duygusal yoğunluklu bir şarkı olan “Lonely” ile kapattı. Şahsen, sahneye çıkmadan önce isimlerini duymuş olsam da Palaye Royale’ı ilk kez canlı izleme şansım oldu. Beklentimin çok üzerinde bir performans sergilediler.
Setlistleri şu şekildeydi:
1. Showbiz
2. Hang On to Yourself
3. Death or Glory
4. Punching Bag
5. Little Bastards
6. Addicted to the Wicked & Twisted
7. No Love in LA
8. Hot Mess
9. Mr. Doctor Man
10. Dying in a Hot Tub
11. You'll Be Fine
12. Broken
13. Fucking With My Head
14. For You
15. Lonely

⚡ Sahne, Duygu, Güç: Avenged Sevenfold
İşte o beklenen an gelmişti. Avenged Sevenfold sahnedeydi. Saatler 21.30’u gösterdiğinde, Avenged Sevenfold sahnedeki yerini aldı. Konser "Game Over" ile açıldı ve daha ilk notalardan itibaren alanı dolduran binlerce kişinin kalp ritmiyle senkronize oldu. “Afterlife”, “Hail to the King”, “Nightmare”, “Bat Country” ve “A Little Piece of Heaven” gibi klasiklerle setlist adeta zamanın ruhunu büktü ve dinleyicileri gençliklerinin en unutulmaz anlarına götürdü.İşte grubun inanılmaz geceye ait Setlist’i:
🎶 Avenged Sevenfold – Setlist (4 Haziran 2025, Life Park İstanbul)
Game Over
Mattel
Afterlife
Hail to the King
Buried Alive
The Stage
So Far Away
Nobody
Nightmare
Bat Country
Unholy Confessions
Cosmic
A Little Piece of Heaven

Gecenin en dokunaklı anı ise hiç kuşkusuz "So Far Away" performansıydı. 2009 yılında hayatını kaybeden bateristleri The Rev’e ithafen yazılan bu şarkı, binlerce kişinin gözyaşlarıyla eşlik ettiği ortak bir yas ve anma ritüeline dönüştü. Her söz, Rev’in yokluğunu hatırlatırken, bir yandan da onun mirasının hâlâ nasıl yaşadığını gösteriyordu. Matt Shadows, Rev’i anarken şu sözleri söyledi: “ Bu şarkı yalnızca Rev için değil, kaybettiğimiz/kaybettiğiniz herkese gelsin, hadi hep birlikte onlara olan özlemimizi dile getirelim.” Şarkının sonunda, Life Park’ta yalnızca alkışlar değil, derin bir minnet ve saygı duygusu yankılandı. Şarkı boyunca sahnenin görselinde Rev'in gölgesi vardı. So Far Away, şarkının bir süre yavaş tonda gittiği ancak sonuna doğru bir breakdown yaşadığı bir parça. Seyirciler, şarkının yavaş kısmında hep bir ağızdan şarkıyı bağırarak söyledi. Breakdown kısmına geldiğinde ise nefesler tutulmuştu. En güzelini, en tüyleri ürperteni Matt Shadows yapacaktı çünkü. Hepimiz onun, kaybettiği ve kaybettiğimiz güzel insanlar için şarkının o can alıcı kısmını seslendirmesini dinledik ve evet, o an gözlerimizden de kalplerimizden de yaşlar süzüldü. Tüylerimiz ürperdi, gözlerimiz doldu. Yanımızdakine sarıldık, ıslıklarla, alkışlarla So Far Away'i ağırladık.

Konserin bir diğer unutulmaz anı, solist M. Shadows’un seyircilere hitaben söylediği sözlerdi: "Siz Avrupa’daki seyircilerimizin %99’undan daha cool’sunuz ama aramızda kalsın." Bu sözler, alanı dolduran kalabalığın coşkusunu katladı. Shadows’un bu içten iltifatı, Türkiye’nin Avenged Sevenfold’un Avrupa turne rotasında kalıcı bir yer edineceğini müjdelemesiyle daha da anlam kazandı. Synyster Gates’in gitar soloları, bir müzik performansından çok birer ritüeldi. Sahne tasarımı, ışık oyunları ve dijital animasyonlarla birleşince ortaya sinematografik bir deneyim çıktı. Özellikle "Cosmic" parçası sırasında oluşan görsel atmosfer, dinleyicileri âdeta başka bir evrene taşıdı. Grup, en sevilen şarkılarından olan “ A Little Piece of Heaven” ile tiyatral, sanatsal ve duygusal bir şov yaparak konserine son verdi.
İzleyiciler, birçok döviz yazarak konsere gelmişti. Matt Shadows, seyirci ile iletişime geçmek için istekli ve yapıcı bir hava taşıyordu. Bir döviz gözüne takıldı ki, şöyle bir şey yazıyordu: “Synyster Gates looks like my mom for real, in a good way” .
İşte o anların videosu, canlı canlı kaydedildi.
Konserin ilk dakikalarında bazı teknik sorunlar yaşandığı söylense de, bu sorunlar Palaye Royale sırasında gözlemlenmemişti. Dolayısıyla sesle ilgili aksaklıkların yaşanması büyük ihtimalle grupların ses sistemlerinin birbirinden farklı olması ve kendi ekipman yerleşiminden olabileceğini akıllara getirdi.
Bunun dışında, Life Park’ın orman içi atmosferi konser için harika bir alan sağladı ancak konser sonrası ulaşım, ne yazık ki birçok kişi için sıkıntı yarattığı söylenmekte. Shuttle servislerinin yetersiz kalması, saatlerce araç beklemek zorunda kalan seyircilerin tepkisine neden oldu. Tuvalet sayısı, alkol stantlarının konumu gibi detaylarda da yetersizlik hissedildi. Sahne önü "sanatçı platformu" eksikliği nedeniyle birçok kişi performansı yalnızca ekranlardan takip edebildi.
Geri Sayımsız Bir Kavuşma 🦇
Avenged Sevenfold’un bu ilk Türkiye performansı, müzikseverlerin hafızasında yalnızca bir konser olarak değil; yıllar süren özlemin sahneyle buluştuğu bir dönüm noktası olarak yer etti. Bu gece, 25 yıllık bir müzik yolculuğunun ve benim için ise 16 yıllık bir hayranlık hikâyesinin nihayet kesiştiği andı. Şarkılar, sadece kulaklarda değil; canlı canlı, tüm varlığıyla kalplerde çaldı.
Kommentare