Herkese merhaba, bu sefer sizlere İngiliz black metal grubu Cradle Of Filth’in yeni albümü “Existence Is Futile” hakkında yazıyorum. Birkaç hafta önce çıkan bu albümü geciktirdiğim için kusura bakmayın. Öncelikle şunu söylemek istiyorum; bu sefer bu Cradle albümünü değerlendirirken track bazında değilde sanki bir konseptmiş gibi ele aldım albümü. Bu kaydın biraz içine girelim. Keyifli okumalar...
Öncelikle söylemeliyim ki Lindsay gruptan ayrıldığı için bu sefer albümde yer almıyor. Albümü dinledikten sonra ve diğer yazılanları okuduktan sonra, albümün aşırı abartıldığını düşündüm ama yine de, naçizane, takdir edilecek birden fazla nokta var. Ben grubu bu albümle tanımama rağmen, bu albüme önceki albümlerinden daha düşük puan verdim.
Ayrıca Cradle of Filth ilk kez uzun süreli rekorunu kırdı. "Damnation and a Day" (2003) adlı albümü hatırlıyor musunuz? İşte o zaman grup üç yıl boyunca hiçbir şey yayınlamadan ortadan kaybolmuştu. Genelde Cradle'ın en berbat albümlerini iyi olanlardan daha çok sevdim. Bilirsiniz, çoğu hayranın "iyi" ya da "kötü" arasından seçeceği albümler olur. Devam etmeden önce birkaç şey daha söyleyeceğim. Bu albümün "iyi yapılandırılmış" olanlardan ziyade "akılda kalıcı" parçaları olduğunu hissediyorum. Bunu da bana en çok hissettiren gitar ve vokal trafiğinin ve hikayesinin çok da çabalanmamış gibi olması.
Sanırım ilerlememin zamanı geldi. Bu türde çok fazla eleştiri yazmadım. Bu yüzden görüşlerim hakkında biraz "garip" olursam kusura bakmayın. Okumak da zaten sadece birkaç dakikanızı alacak ve tabi ki siz değerli okur ile aynı fikirde olamayacağımız noktalar olacak. Öncelikle albümün prodüksiyonu oldukça modernize. Ama bu sefer çok "atmosferik" bir yapım olmuş.
Dani Filth ile devam edelim... Gerçekten dürüst olacağım: Vokali çok vurucu değil gibi fakat sert vokalleri evet fazla temiz. Bu da Dani'nin maruz kaldığı otuz yıllık suistimal yüzünden olsa gerek… "Nympetamine" (2004) çıktığından beri, Dani'nin hiç umursamadığımız o "konuşarak-şarkı söyleme" tekniğini kullandığını söyleyebilirim. Bunu da sesi artık kaldırmadığı için yapıyor gibi. İşin lirikal kısmına gelirsek de çok başarılı bir şey çıkmamış ortaya. Karmaşıklıktan olabildiğince basite indirgenmiş bir anlam var ortada.
Gitarlar ise önceki iki albümden daha basit. Elbette, her zamanki gibi hala melodikler. Ama kalıpların sıkıcı ve sağlam temellere dayanmadığını hissettim. Çünkü Rich ve Ashok'un bir önceki albümlerde yaptıklarını göz önünde bulundurduğumda ve yeteneklerini ele aldığımda daha iyi fikirlere imza atabileceklerini düşündüm bu da bir gerçek. Gitar sound'unun melodik bir tondan sert ve thrash gibi tınlaması ise bana olduğu gibi dinleyen birçok kişiye de "işte bu" dedirttiğini görmüş gibiyim. En azından ben “yüksek sesli müzik” dinlemeye başladığım günden bugüne, death ve black metal türünde müzik yapan grupların hepsinde sound’a yakıştırdığım bir nüans oldu benim için.
Çoğu hayran bunu biliyor ki; davulcu Marthus on beş yıldır grupta. Cradle'ın var olduğu zamanın tam olarak yarısı. Çoğunlukla da hızlı tempolu bir makine olmuş. Enerjisi inanılmaz. Dani'nin de yanı sıra, davulcu grubun en sadık üyesi anladığım kadarıyla. "Existence Is Futile" da trampet, bas ve zillerin hepsi çok pürüzsüz. Kulağa hoş geliyor. Desenler ve trafik de bir hayli yaratıcı. Bayıla bayıla dinlediğim bir davul kaydı ve güzel bir sound oldu benim için albümün başından sonuna kadar.
Albümün en sevdiğim kısmı ise klavyeler oldu. Bu sefer, dürüst olmak gerekirse, normalden daha büyük bir rol oynuyor gibi görünüyor. Hala Lindsay'in genel performansını Anabelle'in performansına göre daha çok beğeniyorum. Ancak, yeni olduğu için en azından denemiş. Sanki daha çok zamana ihtiyacı var, bize öyle hissettirdi en azından. Klavye trafiğinde ve sound’da sanırım bu çabayı beğendim diyebilirim.
Sona geldiğimde ise daha önce söylediğim gibi, Cradle Of Filth’in bu albümünü bir önceki albümlerinden daha az puanladığımı söyleyebilirim. Existence Is Futile dinleyenleri üzecek veya hayal kırıklığına uğratacak bir albüm değil kesinlikle fakat dikkatli dinleyicinin de “böyle de olmamalıydı” diye aralardan bulacağı birkaç sivri detaya sahip. Herkese tekrardan keyifli okumalar, iyi dinlemeler...
Comments