top of page

Sınır Mı? Hah. O Çoktan Aşıldı. Hem De Distortion Eşliğinde

  • Yazarın fotoğrafı: Ayça Beyazsac
    Ayça Beyazsac
  • 4 May
  • 4 dakikada okunur

Ben bir konser için böbrek satmam ama bir arkadaşımınkini düşünebilirim.

Sevdiğimiz bir müzisyenin konserine gitmek benim için ruhumu sağlama almak gibi. Bir yandan bağıra çağıra şarkıya eşlik ediyorum, bir yandan da “bu ay sonu ne olacak?” diye düşünüyorum. Ama önemli olan anı yaşamak değil mi?

Hayranlık dediğin şey biraz kontrollü sapkınlık şeklinde seyrediyor. Öyle grubun her konserine giderim, setlisti ezbere bilirim durumum yok ama biri albüm kapağını yanlış yorumlasa sabaha kadar tartışabilirim. Bu yazıda müzikle kurulan hayranlık ilişkisini, özellikle de sınırların bulanıklaştığı o “fanatik” bölgeyi konuşacağız. Kimdir bu deli hayranlar? Ne isterler, ne hissederler, nerede durmazlar? Ve en önemlisi bu sınır neden ve nasıl aşılır?

Type O Negative’le ilgili hâlâ "Peter Steele aslında vampir miydi?" teorilerine karşı koyamıyorum mesela. Konser öncesi sıraya sabah 7’de gitmişliğim yok ama kulaklığımla “Black No.1” dinlerken market kuyruğunda dramatik bakışlar attığım olmuştur.

Bazı insanlar sevdiği müzik grubunun tişörtünü alır, bazıları ise grubun vokalisti için mezar kazıp içine girmeye yeltenir. Hayranlık dediğin şey, bazen bir albüm kapağına bakıp iç geçirmeyle sınırlı kalmıyor kimileri için bu, kanla yazılmış mektuplar ve konser için arabayı satmak gibi “küçük jestleri” kapsıyor.

Kemerleri bağlayın, çünkü bu hikâyeler ‘moshpit’in çok ötesine geçiyor.

Slipknot

Slipknot hayranlarının maskelere ve grubun sahne gösterilerine olan bağlılıkları efsanedir. 2008’deki Brezilya konserinde bir hayranın Corey Taylor’a diz çökmesi gibi olaylar, grubun kendine özgü bir hayran kitlesi oluşturduğunu gösteriyor.

Ayrıca, hayranlar bazen kendi tasarımlarını grup üyelerine gönderiyor ve bu maskeler zaman zaman sahne kostümlerinde yer buluyor. Hayran kitlesi o kadar deli ki, zaman zaman grup konseri durdurmak zorunda kalıyor.


"Bro! I hope you slip not!"

Nirvana

Nirvana'nın hayranları, özellikle Kurt Cobain’in ölümünün ardından onun etkisinden derinden sarsılmıştı. Bazı hayranlar Cobain’in ölümünü adeta dini bir ritüele dönüştürmüş, hayatını ve müziğini kutsallaştırmıştır. Fanatikler arasında onu bir tür dini lider ya da reenkarnasyon figürü olarak görenler dahi vardı.

Charles Peterson
Charles Peterson

Type O Negative

Type O Negative’nin karanlık romantizmi ve Peter Steele’in gotik karizması sıradan bir hayranlık hissini çoktan aşmıştı fanlar için. Grubun albüm çıkışlarında mezarlıklarda toplanan fanlar, mumlar, siyah güller ve yeşil haçlarla (grup simgesi) adeta bir ayin düzenliyordu. Peter’ın ölümünden sonra bu buluşmalar daha da derin bir anlam kazandı hayranlar mezarına kanla yazılmış notlar, kırmızı şarapla dolu kadehler ve şarkı sözleri bırakmaya başladı. Bazıları geceleri gizli seanslar düzenleyip mezarlıkta albüm dinledi. Type O Negative dinleyicisi için müzik, sadece bir tür değil yaşanacak, yas tutulacak bir kült haline geldi. Bu arada 15 Mayıs akşamı Kadıköy The Wall’da, Type O Negative''in karanlık ve gotik dünyasını yeniden yaşatacak olan tribute grup Bloody Kisses sahne alıyor bir bakın derim.


Metallica

2003’te St. Anger albümünün yayınlanmasının ardından Metallica hayranları büyük bir bölünme yaşadı. Bazı hayranlar albümdeki prodüksiyon değişimini eleştirerek grubu reddetti. Bir hayran, albümün kopyasını parçalayıp bu görüntüleri internet üzerinden yayımladı.

Bazı sosyal medya kullanıcıları ise Metallica’yı resmen “terk ettiklerini” ilan etti. Yine de bu hayal kırıklığı bile, gruba olan bağın bir başka yansımasıydı.

Ek olarak;

Metallica’nın 1991 Moskova konseri, metal tarihinin ve Sovyet sonrası dönemin en çarpıcı kültürel anlarından biriydi. Sovyetler Birliği’nin dağılmak üzere olduğu bu kaotik dönemde, Tushino Havaalanı’nda gerçekleşen konser yaklaşık 1.6 milyon kişiyi bir araya getirdi. Bu devasa kalabalığı kontrol altında tutmak için Sovyet ordusu, tanklar ve helikopterlerle sahaya indi. Pantera ve AC/DC gibi grupların da sahne aldığı bu “Monsters of Rock” etkinliğinde, Metallica’nın sahne performansı adeta özgürlüğün sesi oldu. “Enter Sandman” ve “Creeping Death” çalarken, askerler bile görev başında kafa sallıyordu. Bariyerleri aşan kalabalıkla polis arasında çatışmalar yaşandı, yaralananlar oldu ama müzik durmadı. O gün Metallica, sadece sahneye çıkmadı; bir halkın bastırılmış enerjisini ateşledi. Konser sonrası birçok genç için metal müzik, yalnızca bir tür değil bir başkaldırı biçimi hâline geldi. Bu konser, Sovyet gençliği için “özgürlük” kelimesinin gitarla tanımlandığı gündü. Müzik tarihine “metal ile gelen devrim” olarak geçti.

 Ozzy Osbourne

1982 yılında bir Ozzy Osbourne konserinde, bir hayran sahneye şişe içinde idrar fırlattı. Bu olayın hemen ardından başka bir hayran “Bütün şehri yeniden kuracağım!” diye bağırarak izleyicileri sokağa sürükledi. Bu sahne performansı mıydı, yoksa toplu çılgınlık mı?

Gonzales Photo / Alamy
Gonzales Photo / Alamy

Black Sabbath

İngiltere’de bazı hayranlar, Black Sabbath’ın doğduğu mahalledeki mezarlıklardan “Sabbath” yazan eski mezar taşlarını çalıp odalarına dekor yaptı. Hatta bir hayran, Ozzy Osbourne’un gençliğinde yaşadığı evi satın alıp orayı Black Sabbath müzesine dönüştürmeyi teklif etti.


Iron Maiden

Iron Maiden hayranları, maskotları Eddie için dövmeler yaptırıyor; bazı ülkelerde onun adına kutsal alanlar kuruyor. Özellikle Latin Amerika konserlerinde, tribünleri andıran koreografiler, bayraklar ve tezahüratlar görülüyor. 2009’da bir hayran, konser biletini almak için arabasını sattı.

My Chemical Romance

MCR dağıldığında bazı hayranlar protesto mitingleri düzenledi. İngiltere'de siyahlar içinde ağlayarak yürüyüş yapanlar bile oldu.

The Beatles

Hayran kültürünün bugünkü hali büyük ölçüde The Beatles’a borçludur. “Beatlemania” terimi, grubun konser videolarındaki çılgın atmosferi ve hayran kitlesinin histerik tepkilerini tanımlamak için ortaya çıkmıştır.


Sonuçta hayranlık, hepimizin içindeki o boşlukla konuşan tek şey belki de. Kimimiz gecenin üçünde eski bir konser kaydına bakarken ağlıyoruz, kimimiz hâlâ o ilk dinlediğimiz albümde sıkışıp kaldık. Ve belki de bu yüzden bazı gruplar bizim için sadece müzik grubu değil. Onlar gençliğimizin gölgesi, unutamadığımız bir bakış, o konser günü giydiğimiz tişört, o akşam eve dönmeyişimiz... Hayat geçiyor ama bazı sesler içimizde hep aynı tonda çalıyor. Ve işte tam da bu yüzden, bir şarkı başlar başlamaz gözlerimiz doluyor. Çünkü bazı gruplar sadece müzik yapmaz. Müzik hayatta tutar. Gitmeden size beni hayatta tutan şarkılardan birini bırakıyorum o zaman;

Yukarıda vermiş olduğum bazı anekdotlar zaman içinde efsaneleştirilmiş veya internette geniş çapta yayılan hikayelerdir. Hayran forumlarından okuduğum bilgilerdir. Bu arada yazı konusunda ilham olan arkadaşım Nurettin Berke Demirel’e sevgiler.

Yüksek ses ve gürültüyle kalınız \m/


 

Comments


Rock ve Metal Haberleri İçin Abone Olun!

RÖPORTAJLAR

LİSTELER

YENİ ÇIKANLAR

  • White Facebook Icon
  • Instagram - Beyaz Çember

Kritikzine 2024 by Kritik Records © Tüm Hakları Saklıdır

ALBÜM KRİTİKLERİ

HAKKIMIZDA

Rock metal haberleri, röportajları, albüm incelemeleri içeren güncel müzik portalı

bottom of page